Türkiye’de siyasetin gündemi her geçen gün değişirken, cinsiyet eşitliği konusundaki tartışmalar da süratle devam ediyor. Son günlerde İYİ Parti milletvekili hakkında ortaya atılan cinsiyetçi mesaj iddiaları, toplumsal cinsiyet eşitliği mücadelesini bir kez daha gündeme taşıdı. İYİ Parti'nin üst düzey yönetiminde yer alan isimlere yakın kaynaklardan elde edilen bilgilere göre, vekilin yaptığı bazı açıklamalar, parti içinde ciddi bir rahatsızlığa yol açtı. Bu bağlamda, İYİ Parti lideri Meral Akşener'in vekilden istifasını isteyeceği iddiaları gündeme geldi.
İYİ Parti'nin öne çıkan isimlerinden birinin, özellikle kadın çalışanlara yönelik sarfettiği sözler, kadın hakları savunucuları tarafından büyük tepki topladı. Özellikle sosyal medya üzerinde yankı uyandıran bu açıklamaların içeriği ise yalnızca parti üyeleri arasında değil, tüm toplumu ilgilendiren bir konu haline geldi. Şimdiye dek pek çok kadın ve erkek, bu tür söylemlerin toplumsal cinsiyet eşitliğini tehdit eden unsurlar olduğunu savunarak, siyasetçilerin daha dikkatli olması gerektiğini vurguladı.
Özellikle genç kadınların siyaset sahnesinde daha fazla yer alması gerektiği bu dönemde, İYİ Partili vekilin yaptığı bu cinsiyetçi açıklamalar, partinin imajına da zarar verirken, cinsiyet eşitliği mücadelesi verenlere karşı duyulan saygının azalmasına neden oldu. Sosyal medya platformlarında yapılan paylaşımlar, cinsiyetçi söylemler karşısında toplumsal bir uyanış yaratma çabası olarak değerlendirildi. Birçok kadın aktivist, vekilin istifasını istemekle yükümlü olan yöneticilerin daha fazla sorumluluk alması gerektiğini savundu.
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, vekilin bu cinsiyetçi tavrını kınamakta gecikmedi. Akşener, yaptığı açıklamada cinsiyet eşitliğinin partilerinin temel prensiplerinden biri olduğunu belirtti ve bu tür davranışların kabul edilemez olduğunu vurguladı. Akşener, “Eğer gerçekten bu şekilde bir yaklaşım sergileyen bir arkadaşımız varsa, onun aramızda yeri yoktur. Bu tutum, kadınların siyasetteki rolünü daha da güçlendirmeye ant içmiş olan bir partinin mensubu olarak, benim ve partimin ilkelerine kesinlikle uymamaktadır” dedi.
Gelen eleştirilerin ardında, Akşener'in vekil hakkında kamuoyunda oluşan olumsuz algıyı gidermek için harekete geçeceği ve vakit kaybetmeden istifa ricasında bulunacağı iddiaları yeniden gündeme geldi. Bu durum, partinin iç dinamikleri içerisinde de kaygı uyandıran bir unsura dönüşmeden ele alınmak zorundaydı. Zira cinsiyet eşitliği mücadelesinin temel unsurlarından biri olan politikalar, uygulamalar ve genel tavırlar, toplumda bir bütün olarak yankı bulduğunda, siyasetin geleceği üzerinde de önemli bir etki yaratmaktadır.
Cinsiyetçilik ile mücadelede kalıcı çözümler üretilmesini savunan birçok siyasi parti, İYİ Parti’nin bu sorunu nasıl ele alacağına dikkatle bakıyor. Özellikle kadınların siyasette daha fazla yer alması gerektiği ve erkek egemen yapının sorgulanması gerektiği günümüzde, İYİ Parti'nin bu sorunun üstesinden gelmesi, hem partinin iç yapısı hem de toplumsal algı üzerinde belirleyici olacaktır. Bu bağlamda, alınacak önlemler ve uygulanacak tanıtım politikaları büyük önem taşımaktadır.
Sonuç olarak, İYİ Partili vekilin yaptığı cinsiyetçi açıklamalar, yalnızca partiyi değil, Türkiye genelinde kadın hakları mücadelesini de sorgulatan bir olay haline geldi. Meral Akşener'in tutumu ve olaya nasıl yaklaşacağı ise partinin geleceği açısından belirleyici bir rol oynayacaktır. Açık bir iletişim ve samimi bir özür, bu durumu düzeltmek için ilk adımlar olarak değerlendiriliyor. İYİ Parti’nin bu süreçte nasıl bir yol izleyeceği, Türkiye’deki diğer siyasi partiler için de örnek teşkil edecektir. Bu tür kelime oyunlarının ve cinsiyetçilik içeren söylemlerin sona ermesi, toplumun her kesimi tarafından desteklenen bir hedef olmalıdır.